ÇEVRE VE HALK SAĞLIĞI SORUNLARI KARŞISINDA
BİLİM İNSANININ SORUMLULUĞU SEMPOZYUMU
23 Kasım 2011 – İstanbul
23 Kasım 2011 günü, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Yeni Kurul Salonu’nda gerçekleşen Çevre ve Halk Sağlığı Sorunları Karşısında Bilim İnsanının Sorumluluğu Sempozyumu, kurumsal ve bireysel olarak etkin bir katılıma sahne oldu. Bunda bir önceki gün yapılan Sağlık Çalışanları Grevinin de etkisi vardı. TTB, DİSK, KESK ve TMMOB’un düzenlediği ve İstanbul Tabip Odası’nın ev sahipliği yaptığı Sempozyum’a Onurumuzu Savunuyoruz Hareketi, Dilovası Koruma ve Geliştirme Platformu, Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Eğitim Sen İzmir 3 No’lu, İstanbul 6 No’lu, Ankara 5 No’lu Şubeler (Üniversite Çalışanları Şubeleri), Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği, Üniversite Konseyleri Derneği, Suyun Ticarîleştirilmesine Hayır Platformu, Kemal Türkler Eğitim ve Kültür Vakfı, Munzur Vadisini ve Çevresini Koruma Kurulu, Osmaniye Çevre Platformu kurumsal olarak katıldılar ve Sempozyum Sonuç Bildirgesi’ni birlikte hazırladılar.
Sempozyumun açılış konuşmalarını Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Tunçalp Demir, İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Taner Gören, TTB Merkez Konseyi Başkanı Eriş Bilaloğlu, DİSK Genel Başkan Vekili Tayfun Görgün, KESK Genel Başkanı Lami Özgen, TMMOB Genel Başkanı Mehmet Soğancı ve Onurumuzu Savunuyoruz Hareketi Sözcüsü Prof. Dr. Cem Terzi yaptılar. Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu’nun da katıldığı etkinlikte Cem Terzi, Hamzaoğlu Olayı ile ilgili süreci özetledi ve mevcut durumu değerlendirdi.
Sempozyumun ilk oturumunda, çevre ve halk sağlığı sorunları, Dilovası örneği üzerinden ele alındı. TTB Merkez Konseyi Genel Sekreteri Prof. Dr. Feride Aksu Tanık’ın yönettiği oturumda, Prof. Dr. Ali Osman Karababa, sanayileşmenin çevre ve toplum sağlık üzerine etkileri hakkında genel bir çerçeve sundu. Doç. Dr. Zeliha Öcek ise, hazırlayıcıları arasında bulunduğu TTB Dilovası Raporu’nu katılımcılara özetledi. Avukat Mehmet Horuş, çevre sorunlarının nasıl bir hukukî perspektiften incelenmesi gerektiğini ve Türkiye genelindeki çevre mücadelelerinin hukukî sonuçları üzerine ayrıntılı açıklamalarda bulundu. Av. Horuş’a göre, Dilovası’nda son yıllarda yaşanan çevre felaketi savcıları harekete geçirmeli ve sorumlular hakkında kamu davaları açılmalıdır.
Sempozyumun öğleden sonra yapılan ikinci oturumunda Prof. Dr. Nezhun Gören, bilim insanlarının araştırmalarında bilimsel etik açısından hangi ilkelere tâbi olduklarını ve topluma karşı ne tür sorumlulukları olduğunu örneklendirerek sundu. Prof. Dr. Gören, Onur Hamzaoğlu’nun toplumu ilgilendiren araştırma sonuçlarını proje süresi dolmadan kamuoyu ile paylaşmasının bilim insanı olarak görevi olduğunu; bırakın soruşturulmayı, aksine takdir edilmesi gereken örnek bir davranış sergilediğini belirtmiştir. Prof. Dr. Korkut Boratav ise, bilim insanlarının devletten, siyasî iktidardan ve sermayeden bağımsız olması ve halkın çıkarları ve doğanın korunmasına taraf olması gerektiğini vurgulamıştır. Türkiye bilim dünyasının anıtsal temsilcilerinden biri olan Prof. Dr. Boratav, katılımcılara bilimin işlevi, akademik özgürlük ve bilim insanının sorumlulukları üzerine ders niteliğinde bir sunum gerçekleştirmiştir. Oturumu yöneten Prof. Dr. İzge Günal’ın katılımcıların görüşünü aldıktan sonra verilen arada taslağı hazırlanan Sempozyum Sonuç Bildirgesi, son oturumda katılımcı kurum ve kişilerin ortak çabalarıyla son şeklini almış ve oybirliği ile kabul görmüştür.
Sempozyum, Onur Hamzaoğlu başta olmak üzere, onurlu tüm bilim insanlarına yapılan baskılara karşı dayanışmanın yükseltilmesi gerektiğini özellikle vurgulayarak sona ermiştir.
Saygılarımızla.