3. DURUŞMADA DA KARAR YOK

Onur Hamzaoğlu’nun Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Karaosmanoğlu’na açtığı hakaret davasının 3. duruşması 24.11.2011 tarihinde gerçekleşti.

Tanık olarak dinlenen gazeteci Ejder Hatipoğlu, röportajı meslektaşı Yeliz Koray ile birlikte yaptıklarını ve gazetede yazdıkları şekilde belediye başkanının Hamzaoğlu’na şarlatan dediğini söyledi.  

            Prof. Dr. Hamzaoğlu’nun avukatlarından Ziynet Özçelik mahkemeye ulusal ve uluslararası sözleşmeler sunarak bilim insanlarının halkı bilgilendirme hak ve görevi olduğunu belirtti. İkinci olarak Hamzaoğlu’nun anne sütü ve bebek kakasında ağır metaller bulunduğuna dair bilgiyi açıkladığında elinde TÜBİTAK laboratuvarının sonuçları olduğu ve açıklamaların bunlara dayanarak yapıldığı vurgulandı. Üçüncü olarak Prof. Dr. Ionna Kuçuradi ve diğer iki felsefe profesörü tarafından hazırlanan etik rapor mahkemeye sunuldu. Bu raporda Hamzaoğlu’nun hiçbir etik kusur işlemediği, aksine doğru ve önemli bir işlevi yerine getirdiği vurgulanmıştı. Raporda ayrıca Kocaeli Üniversitesi Etik Kurulu’nun çalışma bitmeden basına sonuç açıklanması gerekçesiyle verdiği kınama cezasının yersiz olduğu, halk sağlığını ilgilendiren konularda toplumun bir an önce bilgilendirmesinin gerektiği belirtildi. Dördüncü olarak bir hafta önce yayınlanan Türk Tabipleri Birliği Dilovası Raporu mahkemeye delil olarak sunuldu. Bu raporda Onur Hamzaoğlu’nun yanı sıra pek çok başka bilim insanının yaptığı Dilovası’ndaki çevre kirliliği ve halk sağlığı sorunlarını gösteren çalışmalar ve çözüm önerileri yer almıştı. Sanık avukatı ise mahkemeye yeni sunulan belgelerin incelenmesi için ek süre talep etti. Duruşma Kocaeli Üniversitesi’nden Hamzaoğlu’na verdiği uyarı cezasının gerekçeli kararını istemek üzere 26 Ocak 2012 tarihine ertelendi.

Duruşmaya katılım büyük oldu. Onurumuzu Savunuyoruz Hareketi bünyesinde pek çok yurttaş ve akademisyenin yanı sıra TTB Başkanı, KESK Genel Başkanı, DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve pek çok parti ve sendika temsilcisi katıldı.

Duruşma ertesinde TTB, DİSK, KESK, TMMOB, Onurumuzu Savunuyoruz Hareketi, Dilovası Koruma ve Geliştirme Platformu, Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Eğitim Sen İzmir 3 No’lu Şube, Eğitim Sen İstanbul 6 No’lu Şube, Eğitim Sen Ankara 5 No’lu Şube, Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği, Üniversite Konseyleri Derneği, Suyun Ticarîleştirilmesine Hayır Platformu, Kemal Türkler Eğitim ve Kültür Vakfı, Munzur Vadisini ve Çevresini Koruma Kurulu, Osmaniye Çevre Platformu adına yapılan basın açıklamasında aşağıdaki taleplere yer verildi.

 

  1. Toplumun sağlığının her türlü sanayileşme faaliyetinden, ulusal ve küresel sermayenin kazançlarından daha önemli olduğu ilkesinin tüm taraflarca benimsenmesini istiyoruz.
  2. Dilovası’ndaki çevre kirliliği ve yol açtığı halk sağlığı sorunları, Onur Hamzaoğlu olayından ibaret değildir. Hamzaoğlu’nun çalışmalarından önce ve sonra da pek çok bilim insanı aynı ya da benzeri önemde sorunlar saptamış ve bunları yayımlamıştır. Üstelik TBMM dâhil olmak üzere, ilgili kamu kuruluşları durumu bilmekte ama gereğini yerine getirmemektedir. Geç kalınmış olunmasına rağmen, Dilovası için 2006 yılı TBMM Raporu’nda, 2011 yılı TTB Raporu’nda önerilmiş olan önlemlerin ivedilikle alınmasını istiyoruz.
  3. Kocaeli ve Dilovası Savcıları’nı Hamzaoğlu’nu soruşturmak yerine, Onur Hamzaoğlu’nun açıklamalarını ve TTB Dilovası Raporu’nu suç duyurusu kabul etmelerini istiyoruz.
  4. Kocaeli ve Dilovası Savcıları’nın, TBMM Dilovası Raporu’nda sorumlulukları belirtilen tüm kurum ve kuruluşlar hakkında kamu davası açmasını istiyoruz.
  5. Kocaeli Üniversitesi’nin dayanaksız etik kurul kararlarıyla Hamzaoğlu’nun çalışmalarını değersizleştirmek, hatta delil karartmak yerine, çağdaş bir üniversiteden beklenildiği üzere ‘bilim insanının araştırma sonuçlarını açıklama hakkını’ güvence altına almasını istiyoruz.
  6. TÜBİTAK gibi biz de, önemli ve riskli konularda bilim insanlarının buldukları sonuçları gecikmeden, projelerinin bitmesini beklemeden halkla paylaşmalarını istiyoruz.